Bugünkü toplantımızda önce pazar günü oynanan maçı değerlendireceğiz. Biz biliyorsunuz ortalarda bir takım kurmuştuk, yani orta düzeyde bir takım kurmuştuk, çünkü neden, altyapıyla kalan borçlarımızı ödeyelim diye böyle yaptık. 
Geçen sene, geçen sezon kurduğumuz takımda ailevi bir ortam oluşturmuştuk, hocamızın da ve teknik heyetin de gayretleriyle güzel bir ortam oluşmuştu ve sezonu güzel bir yerde kapattık, ama şanssızlıklar tabii el vermediği için bir üst lige çıkamadık.  O yüzden inşallah bu sene de aynı görüntüleri verip çalışmaları yapıp hedefimiz, dediğimiz gibi, altyapıya önem vermek ve ligde de gelebileceğimiz yerlere kadar gelmektir.
Arkadaşlar, bildiğiniz üzere geçen sezon biz bu kulübü 70 küsur milyon borçla devralmıştık ve o gün yeni bir yapılanma kararı almış, yeni bir yönetim kurulu oluşturmuştuk. Arkadaşlarımızla çeşitli zorluklarımız vardı, biliyorsunuz, onları aşmak için Vali Bey ve Bakan Bey’in yardımları sayesinde de sezonu kapattık. Bu sezonu kapatırken de tabii geçmiş dönemden kalan borçlar vardı, sağ olsun önceki dönem başkanımız bazı borçlarından fedakârlık ederek anlaştık ve onun borçlarını bitirdik, 

Yalnız o borçları bitirirken diğer topçular ve kalan borçları da sezon sonunda bitirdik.Yalnız sezon başında, geçen sezon başında devralırken mahkeme kararı olan bir borcumuz vardı ve mahkeme kararı da henüz bitmemişti. Bu konuyla ilgili temliklerden dolayı biz tedbir koydurmak zorunda kaldık, bütün şehir olarak buna vali bey de belediye başkanı da dâhil oldu, ama gelen temliklerden dolayı hareket kabiliyetimiz azaldı. Belki transfer yapacağız, son gün yapamıyoruz, çünkü bütün hesaplarımızda şu anda işlem var; federasyondan gelen paralar gelmiyor, sponsorlarımızdan gelenler de bloke oluyor.
En büyük sıkıntımız şu: federasyondan gelen alacaklara icra konulabilir ama bizim Düzce’nin belli firmalardan ve reklam olarak topladığımız yerler var, buralara da icra gidince elimiz kolumuz bağlanıyor ve çalışma isteğimiz kırılıyor. Düzcespor benim değil arkadaşlar, buradaki hiçbir kimsenin değil, herkesin, bütün Düzce’nin takımıdır. O yüzden insanlarımız ufak tefek reklamlarla destek olmaya çalışıyor ama bu engellemeler olunca bizim çalışma şevkimiz kayboluyor, inşallah bu konuyu da düzelteceğiz yakında.

Bunu basında da dile getirmek lazım, yani hep eleştirisel değil de bu gibi durumları da anlatmamız gerekiyor. Mesela daha önce de söylendi, temlik kaldırılmalı ki Düzcespor rahat etsin. Aynı şeyi biz de bekliyoruz, bu sezonluk kaldırılsın, önümüz açılsın. Borcumuz vardır arkadaşlar, yok demiyoruz ama biz yoktan bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Takımı kurduk, günlük borçsuz olarak gidiyoruz ama bazı arkadaşların bizleri idare etmesi gerekiyor ki bu takım yürüyebilsin. Mesela Zonguldak deplasmanına gideceğiz, otobüsü, kalma yeri hepsi problem, bunları yönetim kurulu olarak biz sağlıyoruz. Sağ olsun yine ne kadar bakanımız, belediye başkanımız yardımcı olsa da parasız bu işler olmuyor, biliyorsunuz. O yüzden inşallah borçlarımızı da kapatacağız ama biraz da hareket etmemiz lazım. Böyle şeyler olunca da moralimiz düşüyor. İnşallah bu konularda da hep beraber aşacağız.
Evet, dediğim gibi Düzcespor’un kimseye borcu kalmayacak, inşallah ödeyeceğiz ama önümüzün açılması lazım ki biz yoktan bir şeyler yapmaya çalışırken elimiz kolumuz bağlanmasın. Bu da bizim hem çalışma şevkimizi hem performansımızı etkiliyor. O yüzden topçulara yansıtmamak için elimizden geleni yapıyoruz.

Altyapı çalışmalarına da önem veriyoruz, çünkü her sene yeniden takım kurmak, paralar harcamak nereye kadar. Bu yüzden Ertan Bey bazı çalışmalar yapıyor. Şu anda 9 tane takımımız var, 5 tanesi performans liginde oynuyor; 14, 15, 16, 17 ve 19 yaş akademi liginde mücadele ediyorlar. Rakibimiz Zonguldak’ın sadece iki takımı, mecbur oldukları için orada oynuyorlar. Biz bunu neden yaptık, çünkü Düzcespor’un kalıcı gelir elde etmesinin en büyük yolu futbolcu yetiştirip satmaktır. Ama aynı temlik altyapının hesabına da geldi. Ben bu hafta Sivas’a, Ereğli’ye takımlarla gitmek zorundayım ama nasıl yapacağım, çünkü federasyondan gelen para bloke. Yani bu çocukların önünü açmamız gerekiyor. Ahlaki bilgileri, futbol eğitimini verip yukarıya hazırlamamız lazım ama altyapının hesabında bile bloke var. Böyle giderse ya hep beraber düşünelim bu işi bırakalım. Düzcespor herkesin takımıdır, bu şehrin markasıdır, o yüzden herkesin daha duyarlı olması gerekiyor.
Bir de kalıcı gelir için otopark meselesi vardı. Ben Düzcespor adına yaptım, ama sanki kendi malım gibi söylentiler çıktı. Telefonlar üst üste geldi, ben de lanet olsun dedim, gerekirse parayı cebimden veririm. Ama bu gibi durumlar bizi soğutuyor. Şunu bilin, ben bugüne kadar 100 milyon lira harcadım bu kulübe. Para da koymadım demiyorum, koydum, ama böyle şeyler olunca insanın morali bozuluyor. Sağlığımı da bozamam, 58 yaşına geldim. Eğer böyle devam ederse bırakır giderim.
Borçlarımızı bitirip kulübü A.Ş. yapacağız. Düzcespor kişilere bağlı değildir, bugün ben olurum yarın başkası olur. Önemli olan kulübün devamlılığıdır. Sponsorlarımız var, isim sponsorluğu, forma sponsorluğu belli, ama onlara da icra gidince insanlar soğuyor. 
Şu an takımın sadece sigortaya 7 milyon borcu kaldı, onu da yapılandıracağız. Prim ve ceza sistemi de belli; maçlara göre primler yatırılıyor, ama hesaplarımız kapalı olduğu için bunları elden yapmak zorunda kalıyoruz. Yine de aile ortamı bozulmayacak.
Yeni altyapı tesisleri için Gençlik Spor Bakanlığı’ndan hibe çıktı, ihaleler yapılıyor, yakında inşaata başlanacak. Transfer için de teknik heyetin tespit ettiği bir iki eksik var, cuma gününe kadar arayışımız sürecek, bulursak alacağız, bulamazsak mevcut kadroyla devam edeceğiz. Gelecek 4 sene içinde hedefimiz üst lige çıkmak, ama önce sağlığımızı, moralimizi korumamız lazım.
Deplasman masrafları çok yüksek, bazı iş insanlarının da sahip çıkması gerekiyor. Karadeniz grubunda uzak deplasmanlar var, sadece bir maç 500 bin liraya yakın maliyet çıkarıyor. O yüzden desteğe ihtiyacımız var. Sahamızda da sıkıntılar var, sulama yetersiz, ama gerekli çalışmalar başladı, 15 gün içinde toparlanacak. Stadın ismiyle ilgili süreç de devam ediyor.  
Haber/foto/Hüsnü OVALI